Hiçbir karşılaşma tesadüf değildir!
Sayfama hoş geldin …
Öncelikle sana kendimi anlatayım, sadece çalışmalarımı ya da aldığım eğitimleri değil içtenlikle kendi hayatımın yolculuğunu paylaşayım. Belki sana da ilham olur…
Herkesin hayatı kendi kişisel yolculuğunu takip ederek oluşur ve yaşanır. Benim de çocukluğumda yaşadığım “okuyamama” sorunu ile başlayan bir yolculuğum var. O kadar zorlanıyordum ki… Bugün dokuz kitap yazmış bir yazar olacağımı, kendi öğrenme metodumu kuracağımı, hatta ilk kitabımın Çocuklar İçin Anlayarak Hızlı Okuma olacağını bilseydim o kadar üzülür müydüm, hiç sanmam. Fakat kişinin sahip olduğu birçok potansiyel ve kapasite sanki bir zorluk durumu gibi ortaya çıkıyor. Benim örneğimde olduğu gibi. Şimdilerde benim okumada yaşadığım güçlük “disleksi” olarak adlandırılan bir öğrenme güçlüğü. Ben “öğrenme farklılığı” demeyi tercih ediyorum.
Üniversite sınavımda sınav anında “geçici körlük” yaşadım, çok heyecanlandım. Ama sınavdan çıkmadım, sınavı bırakmadım. Son tercihimi kazandım. Ve gerçekten çok üzüldüm. Bu yaşadığım şeylerin benim çocuklarla, öğrencilerle çalışırken çok işime yarayacağını, onları çok daha iyi anlayacağımı, ebeveynlerini daha gönülden yönlendirebileceğimi bilseydim o kadar üzülür müydüm? Hiç sanmam.
Ben sürekli arayış içinde olan kafa yapısına sahip biri olarak hep en iyi halimi aradım. Neyi öğrenirsem daha iyi, mutlu, başarılı olurum? Hep bu sorular aklımdaydı. İlk kitabımı yazarken çocuklara okuma, anlama, dikkat gelişimi, algı gelişimi, odaklanma, okuduğunu anlama gibi başlıklarda katkı sağlamak istedim. Çünkü İstanbul Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nden mezun olmuştum ve pedagojik formasyonum da olduğundan özel bir kurumda Biyoloji öğretmenliği yapıyordum. Buradaki öğrencilerin sınav başarısı gayet iyiydi. Fakat daha da iyi olabilirdi. Onun için hangi sorularda takılıyorlar diye baktığımda, okuma yanlışlarını gördüm. Sınavda süreyi yetiştiremiyorlardı, dikkatsizlik yapıyorlardı. Gönüllü olarak onlarla çalıştım ve sonra çok başarılı oldular. Ve işte bu iyi niyetli, gönülden yaptığım çalışma bende bir ışık yaktı. Öğrencilerimi çalıştırırken önce ben konuyla alakalı kitap bakıyordum. Bu sırada, piyasada çocuklara yönelik hızlı okuma kitabının olmadığını gördüm ve kitabı ben yazdım. Böylelikle ilk kitabım 2007 yılında yayımlanmış oldu. Hayat yolculuğumda yazar olmak da varmış. Yazarken çok kolay görünüyor ama yaşarken o kadar kolay değildi. Kitabı yazabilmek için altı gün çalıştığım kurumdan ayrıldım. Hep bir arayış işte, daha iyisi için… Kendime olan bir yolculuk. Benden bana… Sonra çocuklarla bireysel eğitimler, kurumlarla grup/sınıf eğitimleri yapmaya başladım ve Mind on Method adını verdiğim Hızlı ve Anlamlı Okuma olarak adlandırabileceğimiz ‘Okuma Temelli Öğrenme Metodolojisini’ kurdum. Böylelikle akıcı okuma, okuduğunu anlama, dikkat, odaklanma ve algı gelişimi, bilgiyi kullanma gibi pek çok başlıkta çalışmalarımı yoğunlaştırdım. 2007 yılından bu yana bireysel ve kurumsal olarak çalışmalarıma devam ediyorum.
Pek tabii ki kişisel gelişim eskiden bu yana hep benimleydi. Yaşam Koçluğu, Öğrenci Koçluğu, Melek Koçluğu, Reiki, Yoga, Meditasyon, Aile dizimi, Regresyon ve Şamanik çalışmalar. Kişisel gelişimimde yaşadığım bu yolculuk pek çok bakış açımı değiştirdi. Değişimi kabul edebilmek, o güne kadar doğru olarak kabul ettiklerimi bırakabilmek bir süreç aldı. Bu alanlarda pek çok eğitim aldım ve birçok alanda da kolaylaştırıcı oldum. Sadece eğitim almadım, tüm öğrendiğim ekollerdeki soruların ve araçların hepsini yaşamıma katmaya gayret ettim. Zihnimi özgür bırakmaya, bilinen kalıplardan çıkmaya niyet ettim. Kendi kişisel yolculuğumu takip ettim. Yaşadığım ne varsa hayat yolunda bir deneyimden ibaret. Bu deneyimle uğraşmadan onu iyi, kötü, doğru, yanlış diye etiketlemeden “Bu deneyimin bana hediyesi nedir?” diye sorarak ilerlemeyi tercih ettim. Deneyim karşımıza bizi güçlendirmek için çıkıyor aslında. Biz oradaki ana katkıyı almak yerine kişilerle, durumlarla ve olaylarla uğraşarak çok zaman kaybediyoruz. Gerçekten, kendimizi güçlendirmemiz neyi gerektirirdi? Bu bilincin çoğalması için ben de seanslar veriyorum, eğitimler yapıyorum. Hem kendi metodolojimle hem de bahsettiğim araçları kullanarak. Seninle de tanışmak için sabırsızlanıyorum.
Hepimiz kendi kişisel yolculuğumuzu takip ediyoruz.
Bakalım yolculuğumuz nereye gidiyor?
Daha kolaylıkla, keyifle ve ihtişamla olması için neler mümkün?
Sevgilerimle
Öznur Karaeloğlu
Okumak yerine dinlemek istersen, buradaki podcast bağlantısına tıklayabilirsin.